6 Ekim 2015 Salı

İhtimal: Sınırda tek ihlal değil üç ayrı olay?

5 Ekim günü bölük pörçük edindiğimiz bilgiler, Suriye sınırında Rusya savaş uçaklarınca Türkiye hava sahası ihlali ve bağlı gelişmelerin göründüğünden karışık olduğu izlenimini yaratıyor.

Önce ihlal dışında bir de "taciz" hadisesi yaşandığı ileri sürüldü. Suriye ordusunda da bulunduğu için pilotunun Rus olduğu şüpheli bir M-29'un, iki Türk F-16'sına "radar kilitlediği", Milliyet'in bir haberinde geçti. Kaynağı Reuters'ti. Sonra, bir "ikinci ihlal" haberi çıktı, onun kaynağı da Reuters'in bir başka haberi.

Dışişleri'nin sitesinde ikinci ihlale ilişkin tek kelime yok. Konuyla ilgili güncel duyuru, 269 numaralı, 5 Ekim tarihli açıklama; bu da bildiğimiz, NATO'nun ve ABD'nin de protestolarına konu olan ihlale ilişkin. Herhangi bir Dışişleri yetkilisinin açıklamasını da duymadık.

"Taciz"e dairse, Milliyet'in haberinde "Genelkurmay'ın açıklaması şöyle" deniyor ve şu sözlere yer veriliyor:

"10 adet F-16 ile Türkiye-Suriye hudut hattı boyunca devriye uçuşu icra edilmiştir. Bu görev esnasında, iki adet F-16 uçağımız, milliyeti tespit edilemeyen MIG-29 uçağı tarafından toplam beş dakika 40 saniye süre ile radar kilidini muhafaza etmek suretiyle taciz edilmiştir."

Genelkurmay'ın sitesinde, "Olaylar" bölümünde bir dizi gayet rutin duyurunun arasında yeralan bu bilgiyi Milliyet'in dışında Al Jazeera Türk ve başka gazete ve siteler de yayımladığı halde olay nedense pek yankı uyandırmadı. Önce "ikinci ihlal" haberinin bu olayın yanlış yorumlanmasından doğduğunu sandım. Ancak sonra Reuters'in haberinden anladım ki, ikinci ihlal hiçbir resmî açıklamada yeralmamış, kınama ve yakınmalarda da konu edilmemişti.

Bütün bunlardan varabildiğim sonuç şu: Yaşanan, bir Rusya uçağının TC hava sahasını ihlalinden ibaret değil. Muhtemelen, biri Cumartesi, öbürü Pazar, iki ihlal var. Bunlara ilaveten, yine Pazar günü, şu "radar kilitleme" olayı var.

Bu "bir değil üç olay" tesbitinden ne sonuç çıkarılabilir, onu bilemiyorum.

(Sırf tek ihlal üzerinden düşünsek dahi Ankara'nın olayı niye iki gün sonra duyurduğu, o arada kimlerle neleri görüşmüş olabileceği ve, esas önemlisi, bu ihlalin sahiden yanlışlıkla yapılmış olup olamayacağı vs. konusunda, BBC Türkçe'de Rengin Arslan'ın haberini okursanız yeterince fikir edinebilirsiniz.)

[ GÜNCELLEME / 6 EKİM / 18:05 ]
İkinci ihlale ilişkin CNN haberi için tıklayın.